bir zamanlar ankaraya taşındım, girdiğim iş bulunduğum çevre bana o kadar yabancı ki ne aynı dili konuşuyoruz nede hayata bakış açımız aynıydı. orada kendimi çok yalnız hissettim. yalnızlık illaki tek başına kalmak değil, çoğu zaman söylediklerinin karşındaki kişi tarafından anlaşılmamasıdır.
aslında yalnızlık denen bişey yoktur. insanın kendi içinde yarattığı boşluk. alıştığı şeyler kişiler uzaklaşırsa kendini yalnız hisseder ancak o kişiler yanında olmasaydı onların eksikliğini duymayacakti. şöyle de bi durum var insan doğası gereği yalnızlığı kabul etmez çünkü hep birileri yanında olmuştur. bundan dolayı yalnızlık allaha mahsus deyip konuyu kapatıyorum 😁
yanlızlik abi mesela rehberde ailenden başka kimsenin numarası olmamasıdır bı köşede geberip gitsen cenazene ailenden başka kimsenin gelmeyeceğini bilmektir gezecek arkadaşın olmadığı için kıyafet almamaktir. allah kimseyi benim gibi yalnız birakmasin
şuanki halimdir. 25 yaşında 2 yıllık üni bitirmiş açıktan lisans okuyan 2 yıldır bu işe girmek için binbir takla atan ben . sonunda kavuştum bu iş benim geleceğim artık hep burdayım derkennn 7 yıllık ilişkinin terk edip 1 hafta sonra başka biriyle olması. işe her geliş gidişim söverek geçiyo. bian olsun çıkmıyo aklımdan ne yaparsan yapayım herşey bana onu hatırlatıyor. yeniden mi üniye gitsem 4 yıl ? diye düşünüyorum . memur luğa mı çalışsam diyorum ? terk edip gitsem mi bu ülkeyi diyorum? hergünüm sabit . sabah kalk işe git eve gel spora git eve gel kitap oku uyu al sana yalnızlık 2 aydır bu böyle .... :((
sebepleri bazen onurludur, bazen yıkıcıdır. yalnız olmakla yalnız kalmak arasındaki ince çizgi insanın çevresini belirler. yalnız olmak huzur verebilir fakat yalnız kalmak bireyi yıkar. her geçen gün daha fazla yıkılır. tıpkı bir domino taşı gibi
yalnizlik kudüs'tür dostlarim. ayni maneviyati taşididiği milyonlarca insanin bomba ve mermilerin altinda ezilip kalan insan ve insanciklarin bedenine uzanmayan ellerdir yalnizlik. umut ve beklemektir . dünden kalan bir bayat ekmeğini bile paylasacak kimsesinin olmamasidir,kana bulanmiş harabe evlerin ortasinda yetim kalmis bir cocugun. bu'dur yalnizlik
yalnızlık biri sizi sevmediginizde başlar. gece yatağa geçtiğinizde değil her saniye hissedersiniz yalnızlığı sürekli sizi neden sevmediği aklınıza gelir. kendinizde suç ararsınız. ne yaptım da sevmedi. sonra hep başkalarına sorarsınız başkalarından çare istersiniz bir kere konuşurlar iki kere konuşurlar ama önünde sonunda bıkarlar. ıste o zaman işte o an anlarsın yalnız olduğunu. sonra döner hatayi yine kendine ararsın işte odur yalnızlık
yalnızlık bence iki şekilde anlaşılır ; biri çok mutlu olduğunda çok başarılı olduğunda seninle birlikte sevinen biri olmadığında ya da çok mutsuz olduğunda , başın sıkıştığında belkide hata yaptığında dahi seni teselli edecek tekrar gülmen için çabalayacak kimse olmadığını farkettiginde
yanlızlık bir kimsenin sineye çekilip etrafı gözetleme sürecidir. kimileri bu süreci kötü yorumlar, bu yorumcular gözlem yaparken yanlış yere bakan kimselerdir. yanlızlık övünülecek bir durum değil ancak korkmanın da anlamı yok. yanlız iken yapmanız gereken tek şey o yanlızlığı bozacak birisine rastlamayı beklemektir. =)
...yalnızlık postacıların taşıdığı yüktür çoğu kez, birikir kalem uçlarında, kağıtlarda, zarflarda. bakışlarda birikir, susuşlarda, bekleyişlerde, kapılaarda ve birikim yüktür her zaman, yalnızlık bir yükün ağırlığıdır. yorgunluğumuzu o nesnenin kucağından o nesnenin kucağına gezdirirken, yürür yada koşarken, coşarken ya da deli dolu yaşarken ansızın ölümü istemektir yalnızlık; kendimizin kendimize sağırlığıdır....
bir hata yaptığında herkese anlatmaya kalkarsın ama herkes aynı cevabi verir ve yargılar sonra hiçbir şey anlatmazsin içinde saklarsın hep bu yalnızlıktır ve insan her zaman yalnızdır
hiç bir sesi duymamaktır.
abi mesela rehberde ailenden başka kimsenin numarası olmamasıdır
bı köşede geberip gitsen cenazene ailenden başka kimsenin gelmeyeceğini bilmektir
gezecek arkadaşın olmadığı için kıyafet almamaktir. allah kimseyi benim gibi yalnız birakmasin
işe git
eve gel
spora git
eve gel
kitap oku
uyu
al sana yalnızlık 2 aydır bu böyle .... :((
onlarca insanın içinde tek başına hissetmektir.
birikir kalem uçlarında, kağıtlarda, zarflarda.
bakışlarda birikir, susuşlarda, bekleyişlerde, kapılaarda
ve birikim yüktür her zaman,
yalnızlık bir yükün ağırlığıdır.
yorgunluğumuzu o nesnenin kucağından
o nesnenin kucağına gezdirirken,
yürür yada koşarken,
coşarken ya da
deli dolu yaşarken
ansızın ölümü istemektir yalnızlık;
kendimizin kendimize sağırlığıdır....
hasan ali toptaş
yalnızlık benim sağım, solum, önüm, arkam..
yalnızlık çayı karıştırırken sesin odaya hükmetmesidir...