kaldım baş başa kendimle
kime anlatacağım derdimi?
gökyüzüne?
aya?
sokak lambalarına?
kime anlatacağım ki bu can sıkıntısını.
birine kızıyorum, herkese sinirleniyorum.
o kadar sakin ben bile.
neye üzüldüğüme bile emin değilim aslında.
kararsız mıyım neyim?
yoruluyorum bazen ama fiziksel değil.
ve bunun bu yaşta yaşamış olmak da ayrı üzüyor.
ama bir yandan düşünürken uykum da geliyor, hani şu ağladıktan sonra gelen tatlı uykudan bahsediyorum..
sanırım, ben, kendimi affedemiyorum..
zaten neye üzüldüğümu de bilmiyorum.
bu durumlarda hiç tanımadığım birinin kafasını şişirmekle kalıyorum yalnızca.
ya da kendimi defterimin sayfalarına vurarak.
o kalemi eline bir alsan, duygular nasıl perçinleşiyor gör bak